Bu sınıfta kırk öğrenci var.
- There are 40 pupils in this class.
Lütfen sınıfta koşmayın.
- Please don't run in the classroom.
Matematik dersi iyidir.
- The mathematics class is good.
Ders esnasında Japonca konuşmamalısınız.
- You must not speak Japanese during the class.
Sami derslikten çıktı.
- Sami came out of the classroom.
Ceza hukuku, ceza yasası olarak da bilinen, bir suç olarak sınıflandırılmış olan bir hareket için takibat gerektirir.
- Criminal law, also known as penal law, involves prosecution for an act that has been classified as a crime.
Postanede, posta gideceği yere göre sınıflandırılır.
- In the post office, mail is classified according to the place where it is to go.
Geçen yıl baharda bir yemek kursuna katıldım ve ekmek nasıl pişirilir öğrendim.
- Last year in the spring I attended a cooking class and learned how to bake bread.
Tom yüzme kursundaki başka birinden daha hızlı yüzebilir.
- Tom can swim faster than anyone else in his swimming class.
Tom sınıfta hayal kuruyordu.
- Tom was daydreaming in class.
Tom yüzme kursundaki başka birinden daha hızlı yüzebilir.
- Tom can swim faster than anyone else in his swimming class.
Ben klasik müziği sevmiyorum.
- I don't like classical music.
Ne kadar pahalı olursa olsun, o klasik arabayı almak istiyorum.
- I want to get that classic car no matter how expensive it is.
Ders başlamadan önce sana sarılmak istedim ama bir eş cinsel gibi görünmek istemedim.
- I wanted to hug you before class started, but I didn't want to look like a lesbian.
Tom cinsel eğitim dersi sırasında uykuya daldı.
- Tom fell asleep during sex ed class.
Burada yaşayan insanlar üst tabakaya aittir.
- The people living here belong to the upper class.
Ben orta tabaka değilim.
- I'm not middle class.
Dersim sırasında herhangi türde yorum kabul etmiyorum.
- I don't accept any kind of comment during my class.
Her zaman sınıf arkadaşlarına gösteriş yapan türde bir çocuktu.
- He was the kind of kid who was always showing off to his classmates.
Ben hiç birinci mevkide uçmadım.
- I've never flown first class.
Tek başına mı yoksa bir grupla birlikte mi egzersiz yapmayı seversin?
- Do you like to exercise alone or with a class?
Coca-Cola'nın üretildiği ilk yıllarda, o kokain içeriyordu. 1914'te, kokain bir uyuşturucu olarak gruplandırıldı ve sonra Coca-Cola'nın üretimi için kokain yerine kafein kullandılar.
- In the first years that Coca-Cola was produced, it contained cocaine. In 1914, cocaine was classified as a narcotic, after which they used caffeine instead of cocaine in the production of Coca-Cola.
We lived in a classless state, where all were equal.
Apologizing for losing your temper, even though you were badly provoked, showed real class.
This word has a whole class of metaphoric extensions.
Magnolias belong to the class Magnoliopsida.
I used to fly business class, but now my company can only afford economy.
It is the class of Italian bottled waters.