choosy, selective; fastidious, meticulous, stringent

listen to the pronunciation of choosy, selective; fastidious, meticulous, stringent
الإنجليزية - التركية

تعريف choosy, selective; fastidious, meticulous, stringent في الإنجليزية التركية القاموس.

picky
{s} seçici

Çok seçici olma. Denizde o kadar çok balık yok. - Don't be too picky. There aren't that many fish in the sea.

Tom yediği hakkında çok seçici. - Tom is very picky about what he eats.

picky
{s} çok seçen (biri)
picky
güç beğenir
picky
{s} ince eleyip sık dokuyan
picky
titiz

Kocanız titiz bir yiyici midir? - Is your husband a picky eater?

Sanırım çok titizsin. - I think you're too picky.

picky
{s} zor beğenir
picky
{s} müşkülpesent
picky
{s} mızmız
الإنجليزية - الإنجليزية
{s} picky
choosy, selective; fastidious, meticulous, stringent
المفضلات