Patronum beni akşam yemeğine davet etti.
- Mi jefe me invitó a cenar.
Ben akşam yemeği için iyi bir yer biliyorum.
- Conozco un buen sitio para cenar.
What would you like for supper?
- ¿Qué hacemos para cenar?
My mother is busy cooking supper.
- Mi madre está ocupada preparando la cena.