البحث
ترجمة
ألعاب
برامج
سجل
دخول العضو
العيارات
مفكرة
ما يتعلق بنا
الاتصال
الحساب
دخول العضو
سجل
العيارات
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
celse
التركية - الإنجليزية
تعريف
celse
في التركية الإنجليزية القاموس.
session
hearing
session; hearing, sitting
(Hukuk)
hearing in court
sessional
court
law hearing, sitting (of the court)
court hearing
sitting
المصطلحات ذات الصلة
aleni
celse
public hearing
açık
celse
law public hearing
gizli
celse
/duruşma
law private hearing
gizli oturum/
celse
secret session, closed session
kapalı
celse
closed session, executive session
التركية - التركية
تعريف
celse
في التركية التركية القاموس.
(Osmanlı Dönemi)
Fık: İki secde arasında bir def'a $ diyecek kadar oturmak
(Osmanlı Dönemi)
Bir meclis veya mahkeme hey'etinin toplanmalarından tâtile kadar olan müzakere müddeti
(Osmanlı Dönemi)
Bir def'a akd-i meclis etmek. Oturuş, bir def'a oturmak
Oturum: "Celse gürültüler arasında tatil edildi."- H. Taner
Oturum
المصطلحات ذات الصلة
açık
celse
Açık duruşma
gizli
celse
İlgililerden başkasının katılmasına ve dinlemesine izin verilmeyen duruşma
hafi
celse
bakınız: gizli oturum
celse
الواصلة
cel·se
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
السابق
celse
valuable documents
sırta ait, dorsal, dorsalis
alevlendirmek
present participle of jest
aleyhte davranan ile ilgili
group norm
المزيد...
امسح
المفضلات
المزيد...
امسح