Spying on gangsters was a dangerous venture.
- Gangasterlerle ilgili casusluk yapmak tehlikeli bir girişimdi.
You were sent here to spy on us!
- Burada bizim hakkımızda casusluk yapmak için gönderildin!
Why were you spying on them? I wasn't spying.
- Neden onlara casusluk yapıyordun? Ben casusluk yapmıyordum
He was never officially charged with spying.
- Casusluk yapmakla ilgili resmen suçlanmadı.
You were sent here to spy on us!
- Burada bizim hakkımızda casusluk yapmak için gönderildin!