Tom nasıl dikkatlice dinleyeceğini biliyor.
- Tom knows how to listen attentively.
Söylediğimi dikkatlice dinle.
- Listen attentively to what I say.
Erkek çocukları dikkatle dinledi.
- The boys listened attentively.
Tom beni dikkatle dinledi.
- Tom listened to me attentively.