His face was twisted with pain.
- Onun yüzü acıdan burkulmuştu.
He sprained his ankle trying to jump off this wall. What a fool he is!
- Bu duvarın üstünden geçmeye çalışırken bileğini burktu. O ne kadar aptal!
Tom tripped and sprained his ankle.
- Tom'un ayağı takıldı ve ayak bileği burkuldu.