Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

burkulma

listen to the pronunciation of burkulma
التركية - الإنجليزية
sprain

You have a bad sprain. - Kötü bir burkulmanız var.

buckling
strain
wrick
twist
rick
distortion
wrench
wrenching
jerk
flexion
sprain burkmak
burkulma gerilmesi
buckling stress
burkulma var
I have a strain
burkulma yükü
buckling load
burkulmak
buckle
burkulmak
sprain
burkulmak
strain
burkulmak
wrench
burkulmak
twisted
burk
{f} wrench
burk
{f} wrenching
burk
{f} sprain

Tom sprained his ankle. - Tom ayak bileği burktu.

He sprained his ankle trying to jump off this wall. What a fool he is! - Bu duvarın üstünden geçmeye çalışırken bileğini burktu. O ne kadar aptal!

burkulmak
rick
burkulmak
to be twisted; to be sprained
burkulmak
twist
burkulmak
to be unhappy about something
burkulmak
to be twisted
dikey burkulma
vertical deformation
الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف burkulma في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

burk
United States frontierswoman and legendary figure of the Wild West noted for her marksmanship (1852-1903)
التركية - التركية
Burkulmak işi
Burkulmak
burkmak
burkulmak
Vücuttaki organlardan biri birdenbire kendi eklemi üzerinde dönmek: "Kadınlar korktular, ayaklarında mutfak takunyaları burkularak bahçeye koştular."- M. Ş. Esendal. Üzüntü duymak: "Hayatımızda bozukluğunu, yokluğunu içlerimiz burkularak duyduğumuz ne vardır ki, millî şuur eksikliğinden gelmesin?"- O. S. Orhon
burkulmak
Üzüntü duymak
burkulmak
Burkmak işine konu olmak
burkulmak
Burkma işine konu olmak
burkulmak
Vücuttaki organlardan biri birdenbire kendi eklemi üzerinde dönmek