You could have solved this puzzle with a little more patience.
- Biraz daha sabırla bu bulmacayı çözebilirdin.
You'd be able to do the puzzle if only you had a little bit more patience.
- Biraz daha sabırlı olsaydın, bulmacayı yapabilecektin.
Tom was waiting on a bench, doing a crossword puzzle.
- Tom bir bulmaca çözerken bankta bekliyordu.
Tom likes crossword puzzles.
- Tom çapraz bulmacayı seviyor.
No one was ever able to solve the riddle.
- Hiç kimse bulmacayı çözemedi.
Let's try to solve the riddle.
- Bulmacayı çözmeye çalışalım.
I like crossword puzzles.
- Çarpraz bulmacaları severim.
I'm trying to finish this crossword puzzle before Tom gets here.
- Tom buraya gelmeden önce bu çapraz bulmacayı bitirmeye çalışıyorum.
I'm trying to finish this crossword puzzle before Tom gets here.
- Tom buraya gelmeden önce bu çapraz bulmacayı bitirmeye çalışıyorum.
Tom likes crossword puzzles.
- Tom çapraz bulmacayı seviyor.