british statesman who was prime minister from 1990 until 1997 (born in 1943)

listen to the pronunciation of british statesman who was prime minister from 1990 until 1997 (born in 1943)
الإنجليزية - التركية

تعريف british statesman who was prime minister from 1990 until 1997 (born in 1943) في الإنجليزية التركية القاموس.

major
büyük

Gözetlemede muhtemelen büyük bir hata olduğunu zannediyorum. - I think that it likely that there was a major fault in the lookout.

Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var. - My house needs major repairs.

major
{i} branş

Tom mimariyi asıl branş olarak seçiyor. - Tom is majoring in architecture.

Tom Fransızcayı ana branş olarak seçmeye karar verdi. - Tom decided to major in French.

major
{i} majör

Tom bir müzik majörü değil. - Tom isn't a music major.

major
{f} branşı doğrultusunda yoğunlaşmak
major
(Muzik) majör (gam)
major
(Ticaret) daha deneyimli
major
binbaşı

Ben bir İngiliz binbaşıydım. - I was an English major.

Binbaşı Anderson savaşı durdurmaya hazırdı. - Major Anderson was ready to stop fighting.

major
büyük önerme
major
büyük,esas
major
binbaşı/esas dal/reşit
major
{s} başlıca, asıl
major
{i} yetişkin
major
{s} önemli

Sigara içmek akciğer kanserinin en önemli nedenidir. - Smoking is the major cause of lung cancer.

Kate'e bir filmde önemli bir rol oynama fırsatı verildi. - Kate has been given an opportunity to play a major role in a movie.

major
(Tıp) a.1. Daha büyük (magnus'un süperlatif şekli); 2.Büyük
major
(fiil) branşı doğrultusunda yoğunlaşmak, konusunda uzmanlaşmak
major
{i} reşit kimse
major
daha büyük
major
(Mukavele) ana, esas, majör, birincil
major
major yoğunlaş
major
{s} ergin, reşit
الإنجليزية - الإنجليزية
major
british statesman who was prime minister from 1990 until 1997 (born in 1943)
المفضلات