Painting our house took longer than we expected.
- Evimizi boyamak beklediğimizden daha uzun sürdü.
Tom didn't intend to spend so much time painting the fence.
- Tom çiti boyamak için çok fazla zaman harcamak niyetinde değildi.
Tom wants to dye his hair.
- Tom saçını boyamak istiyor.
Tom helped Mary dye her hair.
- Tom, Mary'nin saçını boyamasına yardım etti.
Adult coloring books have become popular recently.
- Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler hale geldi.
We went back to my place and then we started coloring pictures together.
- Mekanıma geri döndük ve sonra resimleri beraber boyamaya başladık.
When did you start dyeing your hair?
- Ne zaman saçlarını boyamaya başladın?
The school's dress code prohibits dyeing your hair a non-natural color.
- Okulun kıyafet kodu saçınızı doğal olmayan bir rengi boyamanızı yasaklıyor.
I've bought a new palette and a few paint brushes.
- Yeni bir palet ve birkaç boyama fırçası aldım.
I didn't need to paint the fence.
- Çiti boyamama gerek yoktu.
Tom didn't intend to spend so much time painting the fence.
- Tom çiti boyamak için çok fazla zaman harcamak niyetinde değildi.
What I want him to do now is to paint the fence.
- Şimdi onun yapmasını istediğim şey çiti boyamaktır.
Tom couldn't tell whether Mary dyed her hair or not.
- Tom Mary'nin saçını boyatıp boyatmadığını söyleyemedi.
Have you ever dyed your hair?
- Saçını hiç boyadın mı?
The paint on the seat on which you are sitting is still wet.
- Oturduğun yerdeki boya hâlâ yaştır.
Apply two coats of the paint for a good finish.
- İyi bir sonuç için iki tabaka boya uygula.
Tom and Mary coloured some eggs for Easter.
- Tom ve Mary Paskalya için birkaç yumurta boyadı.
The snow that fell recently has coloured the mountain white, it is truly beautiful.
- Son zamanlarda düşen kar, dağı beyaza boyadı, bu gerçekten güzel.
The house looked wonderful with its fresh coat of paint.
- Ev taze boya katıyla harika görünüyordu.
They put a coat of paint on the chair.
- Onlar sandalyeye bir kat boya sürdüler.
Tom said he wanted to dye his hair black.
- Tom saçını siyaha boyamak istediğini söyledi.
Tom said he wanted to dye his hair black.
- Tom saçlarını siyaha boyamak istediğini söyledi.
Have you ever dyed your hair?
- Saçını hiç boyadın mı?
I dyed my hair blonde.
- Saçımı sarıya boyadım.
Tom said he wanted to dye his hair black.
- Tom saçlarını siyaha boyamak istediğini söyledi.
Tom said he wanted to dye his hair black.
- Tom saçını siyaha boyamak istediğini söyledi.
He's laughing at me because my lips are stained with squid ink.
- Dudaklarım kalamar mürekkebi ile boyandığı için o bana gülüyor.
Her shirt was stained with sauce.
- Onun gömleği sosla boyandı.
Adult coloring books have become popular recently.
- Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler hale geldi.
Coloring eggs is fun.
- Yumurta boyamak eğlenceli.
Tom's bicycle was blue before he painted it red.
- Tom'un bisikleti o onu kırmızıya boyamadan önce maviydi.
Tom had his house painted last summer.
- Tom geçen yaz evini boyattı.
I never thought it'd be this hard to choose a color to paint the kitchen.
- Mutfağı boyamak için bir renk seçmenin bu kadar zor olduğunu asla düşünmemiştim.
You don't have to paint the kitchen yellow. You can paint it any color you want.
- Mutfağı sarıya boyamak zorunda değilsin.Onu istediğin bir renge boyayabilirsin.