O, onların her ikisini de yemek istiyor.
- He wants to eat both of them.
Her ikisi de dışarıya bakmak için pencereye gitti.
- Both of them went to the window to look outside.
Her ikimizin de Boston'a gitmesi gerektiği konusunda herhangi bir sebep yok.
- There's no reason both of us need to go to Boston.
İkimiz de filmi görmek istiyoruz.
- Both of us want to see the movie.
look like both of you.
... Anand, why don't you start music on both of them. ...
... You can answer one or both of them. ...