Saçınız dökülmeye başlayacaktır.
- Your hair will start to fall out.
Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner.
- The leaves of the trees turn yellow in fall.
Biz geçen sonbaharda New York'a taşındık.
- We moved to New York last fall.
O, bir düşmede yaralandı.
- She was injured in a fall.
Gökkubbe onun üzerine düşmesin.
- May the firmament not fall upon him.
Bay Jones ders esnasında uyuduğum için beni azarladı.
- Mr. Jones reprimanded me for falling asleep during class.
Anadili olarak konuşan kişi sayısı 10'dan aza düştüğünde bir dil ölü olarak kabul edilir.
- A language is considered dead when the number of native speakers falls to less than 10.
He set up his rival to take the fall.