We're lowering ourselves to his level.
- Bizler onun seviyesine iniyoruz.
We should keep this for ourselves.
We did it ourselves.
We agreed among ourselves.
- Biz kendi aramızda anlaştık.
We really enjoyed ourselves.
- Biz gerçekten eğlendik.
We advertise our products on TV.
- Biz, TV'de ürünlerimizin reklamını yaparız.
You have our permission to include our software on condition that you send us a copy of the final product.
- Nihayi ürünün bir kopyasını göndermek şartıyla bizim yazılımı dahil etmeniz için iznimiz var.