We demanded that he explain to us why he was late.
- Niçin geç kaldığını bize açıklamasını talep ettik.
The lawyer explained the new law to us.
- Avukat yeni yasayı bize açıkladı.
We agreed among ourselves.
- Biz kendi aramızda anlaştık.
We really enjoyed ourselves.
- Biz gerçekten eğlendik.
This product brought us a large margin.
- Bu ürün bize büyük bir kar getirdi.
We produce palm wine.
- Biz palmiye şarabı üretiyoruz.