He saw at a glance that his daughter had been crying. - O, kızının ağladığını bir bakışta gördü.
He saw at a glance that his daughter had been crying.
O, kızının ağladığını bir bakışta gördü.
I saw at a glance that he was an ordinary man. - Onun sıradan bir adam olduğunu bir bakışta anladım.
I saw at a glance that he was an ordinary man.
Onun sıradan bir adam olduğunu bir bakışta anladım.