beyond a (certain) boundary; away; abroad; out

listen to the pronunciation of beyond a (certain) boundary; away; abroad; out
الإنجليزية - التركية

تعريف beyond a (certain) boundary; away; abroad; out في الإنجليزية التركية القاموس.

forth
açığa
forth
dışarı
forth
ileri

Tanımadığım bir adam evimin önünde ileri geri yürüyordu. - A man I didn't know was walking back and forth in front of my house.

Jim ve Mike topu ileri ve geri attı. - Jim and Mike threw the ball back and forth.

forth
meydana getirmek
forth
bring forth doğurmak
forth
bundan sonra
forth
başka
forth
çıkarmak
forth
sair
forth
diğer
forth
from this time forth bundan böyle
forth
dışarıya doğru
forth
hasıl etmek
forth
ve başkaları
الإنجليزية - الإنجليزية
forth
beyond a (certain) boundary; away; abroad; out
المفضلات