Sizi yarın ziyaret edeceğim.
- Ich werde Sie morgen besuchen.
O, onu hiç ziyaret etmedi.
- Sie hat ihn nie besucht.
Kore'yi ziyaret etmek istiyorum.
- I want to visit Korea.
Ben, Machu Picchu harabelerini ziyaret etmek isterim.
- I want to visit the ruins of Machu Picchu.
Tom'un bir ziyaret için uğramak isteyip istemediğini göreceğiz.
- I'll see if Tom wants to come over for a visit.