beneath the surface of the earth

listen to the pronunciation of beneath the surface of the earth
الإنجليزية - التركية
toprak yüzeyinin altında
underground
{i} yeraltı

Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar. - They dug miles of underground tunnels to resist the enemy attack.

Direniş hareketi yeraltına indi. - The resistance movement has gone underground.

underground
{i} yeraltı geçidi
underground
{i} metro

Tom, Westminster Metro İstasyonunda platformda durdu. - Tom stood on the platform in Westminster Underground Station.

Metro treni yolunu sarsarken Tom güzel güzel uyudu. - Tom slept peacefully as the underground train rattled on its way.

underground
hükümet veya işgal kuvvetlerine karşı faaliyette bulunan gizli teşkilât
underground
temel zemini
underground
metropoliten
underground
yeraltı treni
underground
gizli
underground
{s} yeni akıma ait (sanat)
underground
(zarf) gizli, yeraltında, gizlice
underground
yeraltında olan
underground
yeralt

Onlar düşman saldırısına karşı koymak için millerce yeraltı tünelleri kazdılar. - They dug miles of underground tunnels to resist the enemy attack.

Yeraltı şehrinden kaçan atlet sen misin? - Are you the runner who escaped the underground city?

underground
{i} alt geçit
underground
{i} gizli örgüt
underground
{s} toprak altındaki
underground
{i} İng. metro
underground
{i} yeraltı dünyası

O, yeraltı dünyasında aktifti. - He was active in the underground.

underground
{i} yeni akım (sanat)
الإنجليزية - الإنجليزية
underground
beneath the surface of the earth

    الواصلة

    be·neath the sur·face of the earth

    التركية النطق

    bînith dhi sırfıs ıv dhi ırth

    النطق

    /bəˈnēᴛʜ ᴛʜē ˈsərfəs əv ᴛʜē ˈərᴛʜ/ /bɪˈniːθ ðiː ˈsɜrfəs əv ðiː ˈɜrθ/
المفضلات