belirtisi

listen to the pronunciation of belirtisi
التركية - الإنجليزية
diagnostic of
token of
belirti
{i} symptom

Sometimes the first symptom of cardiovascular disease is death. - Bazen kardiyovasküler hastalığın ilk belirtisi ölümdür.

Do you have this symptom often? - Sık sık bu belirtilerin olur mu?

belirti
sign

I am alive even though I am not giving any sign of life. - Herhangi bir yaşam belirtisi vermememe rağmen hayattayım.

There's no sign of life. - Hiçbir yaşam belirtisi yok.

belirtisi olarak
as a token of
belirtisi olmak
foreshadow
belirtisi olmak
forebode
belirtisi olmak
betoken
belirti
{i} glimpse

Some dreams are a glimpse of the future. - Bazı rüyalar geleceğin bir belirtisidir.

belirti
trace
belirti
{i} streak
belirti
symptomatic
belirti
portent
belirti
index
belirti
cue
belirti
hint
belirti
(Kimya) precursor
belirti
manifestation
belirti
syndrome
hayat belirtisi
signs of life
sevgi belirtisi
endearment
belirti
indication

Ignorance is not an indication of stupidity. - Cehalet bir aptallık belirtisi değildir.

belirti
mark

The Japanese do not always make a bow as a mark of respect. - Japonlar saygı belirtisi olarak her zaman eğilmezler.

belirti
{i} impression
belirti
foretoken
hastalık belirtisi
signs of disease
yaşam belirtisi
signs of life
aşkın belirtisi olan
amatory
aşkın belirtisi olan
amative
belirti
evidence
belirti
spark
belirti
sign; symbol
belirti
prognostication
belirti
strain
belirti
note

There is one point which is not noted on the contract. - Sözleşmede belirtilmeyen bir nokta var.

belirti
sign, indication; symptom
belirti
tinge
belirti
prognostic
belirti
stamp
belirti
token

Here is a present for you in token of our appreciation. - Takdirimizin bir belirtisi olarak işte senin için bir hediye.

belirti
spark of
belirti
clinic
belirti
diagnostic
cutler belirtisi
(Tıp) cutler sign
flint belirtisi
(Tıp) flint's sign
hayat belirtisi
sign of life
korkaklık belirtisi
white feather
kötülük belirtisi
portent
maden damarı belirtisi
prospect
murphy belirtisi
murphy's sign
tehlike belirtisi
the writing on the wall
tehlike belirtisi olmak
threaten
yorgunluk belirtisi
signs of tiredness
ölüm belirtisi
(Tıp) thanatognomonic
التركية - التركية

تعريف belirtisi في التركية التركية القاموس.

Belirti
eser
Belirti
karine
Belirti
tezahür
Belirti
semtom
Belirti
nişane
Belirti
emare
belirti
Vücuttaki hastalığın göstergesi olan durum veya görüntü, sendrom
belirti
Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alamet, nişan, nişane: "Kendinde yaşlılığın en küçük belirtisi yok."- H. Taner
belirti
Bir olayın veya durumun anlaşılmasına yardım eden şey, alâmet, nişan, nişane
belirti
Vücuttaki hastalığın göstergesi olan durum veya görüntü
belirtisi
المفضلات