الإنجليزية - التركية
تعريف being in the state of matrimony; wedded; as, a married man or woman في الإنجليزية التركية القاموس.
- married
- evli
Evliyim ve iki çocuğum var.
-I am married and have two children.
Tom bana ebeveynlerimin ayrılmadan önce ne kadar süredir evli olduklarını sordu.
-Tom asked me how long my parents had been married before they separated.
- married
- (sıfat) evli
- married
- evlilik
Size uzun ve mutlu bir evlilik hayatı diliyorum.
-I wish you a long and happy married life.
Evlilik yaşam şekilleri çok değişiyor.
-Patterns of married life are changing a lot.
- married
- evlilikle ilgili
- married
- {f} evlen
O, Kanadalı bir kızla evlendi.
-He married a Canadian girl.
Onlar Noel Yortusu'nda evlendiler.
-They married on Christmas Eve.
- married
- marry evlendir/evlen
- married
- evliliğe veya evlilere
- married
- {s} to ile evli
- married
- {s} evliliğe/evlilere özgü
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف being in the state of matrimony; wedded; as, a married man or woman في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- married
being in the state of matrimony; wedded; as, a married man or woman
الواصلة
be·ing in the state of matrimony; wedded; as, a mar·ried man or wo·manالنطق
Resimler
المفضلات