Çok fazla sayıda askerler ve siviller öldürüldü.
- Huge numbers of soldiers and civilians were killed.
Dört asker ve on iki sivil öldürüldü.
- Four soldiers and twelve civilians were killed.
Eğer tarih bize bir şey öğrettiyse, o da özel mülkiyetin medeniyetin ayrılmaz bir parçası olduğudur.
- If history could teach us anything, it would be that private property is inextricably linked with civilization.
Fakat medeniyetler daha karmaşık hale gelirken, daha iyi iletişim metotları gerekliydi.
- But as civilizations grew more complex, better methods of communication were needed.
O, medeni haklarından mahrum edildi.
- He was deprived of his civil rights.
Ona kibar bir cevap yazacağım.
- I will write him a civil answer.
Yerini yaşlı adama teklif etmesi, onun nazik bir davranışıydı.
- It was civil of him to offer his seat to the old man.
Davis, iç savaş istemiyordu.
- Davis did not want civil war.
Yunanistan'da iç savaş sona erdi.
- The civil war in Greece ended.