Dürüst olmak gerekirse, bu komplo teorisi bana çok saçma geliyor.
- To be frank, I think this 'conspiracy theory' is nonsense.
O, samimi olarak suçunu itiraf etti.
- She frankly admitted her guilt.
Lütfen benimle samimi ol.
- Please be frank with me.
Gerçekten dürüst olmamı istiyor musun?
- Do you really want me to be frank?
Dürüst olmak gerekirse, bu komplo teorisi bana çok saçma geliyor.
- To be frank, I think this 'conspiracy theory' is nonsense.
Tom gerçekten açık sözlü olmamı istiyor mu?
- Does Tom really want me to be frank?
O, oldukça açık sözlü bir kişidir.
- He is an extremely frank person.
Buy a package of franks for the barbecue.
May I be frank with you?.
... MR. LEHRER: You want to repeal Dodd-Frank? ...
... all regulation. You have to have regulation. And there's some parts of Dodd-Frank that ...