The lady is now drinking water.
- Bayan şimdi su içiyor.
The lady, whom you talked to, is my sister.
- Konuştuğun bayan benim kız kardeşimdir.
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
I'm sorry, madam. There must be some mistake.
- Üzgünüm bayan. Bir hata olmalı.
My wife Lidia is a beautiful, clever woman.
- Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
I will marry a beautiful Estonian woman.
- Güzel bir Estonyalı bayanla evleneceğim.
Since 1990, eleven female students received the award.
- 1990'dan beri, on bir bayan öğrenci ödülü aldı.
My boyfriend has a lot of female friends.
- Erkek arkadaşımın bir sürü bayan arkadaşı var.
An ugly wife is a good fence around the garden.
- Çirkin bir bayan eş bahçenin etrafındaki iyi bir çit gibidir.
My wife sings in the ladies' choir.
- Karım bayanlar korosunda şarkı söylüyor.
She is another Madame Curie.
- O başka bir Bayan Curie.
The lady's behaviour was always dignified.
- Bayanın davranışı her zaman onurluydu.
The lady's funeral was held at the local church.
- Bayanın cenazesi yerel kilisede düzenlendi.
Do you know how old Miss Nakano is?
- Bayan Nakano'nun kaç yaşında olduğunu biliyor musun?
Miss White is liked by everyone.
- Bayan White herkes tarafından sevilir.
It's customary for waiters and waitresses to introduce themselves using only their first names.
- Bay ve bayan garsonların ilk isimlerini kullanarak kendilerini tanıtması gelenekseldir.
Have you ever hired a maid?
- Hiç bir bayan hizmetçiyi işe aldın mı?
There are very beautiful women.
- Çok güzel bayanlar var.
The 2011 Women's Soccer World Cup will end in Frankfurt, Germany.
- 2011 Bayanlar Futbol Dünya Kupası, Almanya'nın Frankfurt şehrinde sona erecek.
They made a fool of him in the presence of ladies.
- Bayanların huzurunda onu aptal yerine koydular.
Ladies and gentlemen, due to an accident at the airport, our arrival will be delayed.
- Bayanlar baylar, havaalanındaki bir kaza sebebiyle varışımız gecikecek.