I laid a blanket over her.
- Ben onun üzerine bir battaniye serdim.
New blankets were distributed to the poor.
- Yeni battaniyeler yoksullara dağıtıldı.
Tom wrapped himself in a warm blanket.
- Tom kendini sıcak bir battaniyeye sardı.
She wrapped her baby in a blanket.
- Bebeğini bir battaniyeye sardı.