Zihninde yeni fikre karşı barikat kurulmuştu.
- Her mind was barricaded against the new idea.
Kapıya barikat kuralım.
- Let's barricade the door.
İşçiler bir insan barikatı kurdu.
- The laborers formed a human barricade.
Çavuş Dan Anderson polis karakolunun etrafına barikat dikilmesini emretti.
- Sergeant Dan Anderson ordered a barricade erected around the police station.