Tom decided that he would have to help Mary buy some groceries.
- Tom Mary'ye biraz bakkaliye malzemeleri satın alması için yardım etmek zorunda kalacağına karar verdi.
They sell carrots at the grocery store.
- Bakkal dükkanında havuç satıyorlar.
I bought these biscuits at the grocer's.
- Bu bisküvileri bakkalda aldım.
Mary's husband always helps with the grocery shopping because she finds walking difficult.
- Mary'nin kocası bakkal alışverişinde her zaman yarım eder. Çünkü o yürümeyi zor bulur.
To begin with, the funds are not sufficient for running a grocery store.
- Öncelikle,devlet tahvilleri bir bakkal dükkânı çalıştırmak için yeterli değiller.
To begin with, the funds are not sufficient for running a grocery store.
- Öncelikle,devlet tahvilleri bir bakkal dükkânı çalıştırmak için yeterli değiller.
Tom went to the grocery store.
- Tom bakkal dükkanına gitti.