Tom ileri geri adımlıyor.
- Tom is pacing back and forth.
Tom ve Mary bir topu ileri geri attılar.
- Tom and Mary tossed a ball back and forth.
Onun evinin önünde bir ileri bir geri yürüdü.
- He walked to and fro in front of her house.
Ben nefesimi tutmaya çabalarken dalgalar beni şiddetle ileri geri fırlatıyordu.
- The waves were tossing me viciously to and fro as I struggled to hold my breath.
Aslan bütün gün kafesinin içinde ileri geri yürüdü.
- The lion walked to and fro in its cage all day.
... back and forth. ...
... So we're going to be going back and forth between folks in the ...