He was nominated for the presidency.
- O, başkanlık için aday gösterildi.
He's eligible for the presidency.
- Başkanlık için uygundur.
He is one of the American presidential candidates.
- O, Amerikan başkanlık adaylarından biri.
The request became a hot political issue in the presidential campaign.
- İstek başkanlık kampanyasında sıcak bir siyasi sorun haline geldi.
Tom presided over the meeting.
- Tom toplantıya başkanlık etti.