He is still dependent on his parents.
- O hâlâ ailesine bağımlıdır.
The boy is totally dependent on his parents.
- Çocuk tamamen ebeveynlerine bağımlıydı.
Many criminals in America are addicted to drugs.
- Amerika'da çoğu suçlu uyuşturucuya bağımlıdır.
Tom is addicted to watching anime.
- Tom animasyon izleme bağımlısı.
Tom's hooked on cigarettes.
- Tom sigara bağımlısı.
Many criminals in America are addicted to drugs.
- Amerika daki çoğu suçlu uyuşturucuya bağımlıdır.
You could say that Mrs. Smith is a television addict.
- Mrs. Smith in televizyon bağımlısı olduğunu söyleyebilirsin.
This former child actor later became a drug addict.
- Bu eski çocuk oyuncu daha sonra bir uyuşturucu bağımlısı oldu.
Don't let your children become couch potatoes.
- Çocuklarınızın televizyon bağımlısı olmasına izin vermeyin.
She's a control freak.
- O bir kontrol bağımlısı.
Depending on others is taboo.
- Başkalarına bağımlı olmak tabudur.
She does not want to be dependent on her parents.
- Anne-babasına bağımlı olmak istemiyor.