O, muhtemelen iyi olacak.
- It is likely to be fine.
Onun muhtemelen olmayacağını benim bildiğim kadar iyi biliyorsun.
- You know as well as I do that that isn't likely to happen.
Böyle bir kazanın tekrar olması muhtemeldir.
- Such an accident is likely to happen again.
Tom'un onu kasten yapmış olması muhtemel.
- It's likely that Tom did it on purpose.
Bu neredeyse hiç uygun değil.
- That's hardly likely.
Zamanında varma olasılığımız var mı?
- Are we likely to arrive in time?
Trafik kazalarının yağışlı günlerde meydana gelmesi olasıdır.
- Traffic accidents are likely to occur on rainy days.
Hava tahmini göre tayfunun sahile yaklaşması muhtemeldir.
- According to the weather forecast, the typhoon is likely to approach the coast.
Gözetlemede muhtemelen büyük bir hata olduğunu zannediyorum.
- I think that it likely that there was a major fault in the lookout.
Galiba bu kitabı okumaya sene sonuna kadar devam edeceğiz.
- We're likely to continue reading this book up to the end of the year.
Tom muhtemelen mantıklı olacaktır.
- Tom will likely be reasonable.
Tom muhtemelen mantıklı olacak.
- Tom is likely to be sensible.
O, muhtemelen bu oyunu kazanır.
- He is likely to win this game.
Tom muhtemelen 2.30'dan önce varacaktır.
- Tom is likely to arrive before 2:30.