Birbirinizi içten seviyor musunuz?
- Do you love each other deeply?
Ben onu herhangi başka adamdan daha içten seviyorum.
- I love him more deeply than any other man.
Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.
- Being deeply thankful, he tried to express his thanks.
Tom Mary'ye derinden âşık.
- Tom is deeply in love with Mary.
Bob o konuyu derin derin düşündü.
- Bob thought deeply about that matter.
Sadece bizim aramıza, o çok derin derin düşünmez.
- Just between us, he doesn't think very deeply.
Senin için çok üzülüyorum.
- I feel for you deeply.
Tom yaptıklarını yaptığına çok pişman oldu.
- Tom deeply regretted doing what he had done.
Kazaya sebep olduğuma son derece pişmanım.
- I deeply regret having caused the accident.
Tom sanat tarihi ile son derece ilgilenmeye başladı.
- Tom became deeply interested in art history.