at first

listen to the pronunciation of at first
الإنجليزية - التركية
ilkönce
ilk önce

Tom'dan ilk önce nefret ettim. - I hated Tom at first.

İlk önce öğretmen olduğunu sanmıştım ama değilmiş. - At first, I thought he was a teacher, but he wasn't.

öncelikle
ilk olarak

İlk olarak, Tom Fransızcanın zor olduğunu düşündü ama onun kolay olduğunu düşünüyor. - At first, Tom thought French was difficult, but now he thinks it's easy.

İlk olarak, onlar ona inanmadılar. - At first, they didn't believe him.

evvela
önce

Önce plandan hoşlandığımı düşündüm fakat ikinci düşünüşümde ona karşı çıkmaya karar verdim. - At first I thought I liked the plan, but on second thought I decided to oppose it.

O, ilk önce atı beğenmedi. - She didn't like the horse at first.

ilk zamanlar

Tom ilk zamanlar Mary'ye inanmıyordu. - Tom didn't believe Mary at first.

İlk zamanlar şüpheciydim. - I was skeptical at first.

başlangıçta

Başlangıçta hatalarım hakkında endişeliydim. - I was worried about my mistakes at first.

Başlangıçta, çok hızlı konuştukları zaman insanları zorlukla anlardım. - At first, I had difficulty understanding people when they spoke too fast.

at first glance
ilk bakışta

Endişelenme. İlk bakışta korkutucu gözükebilir, ama aslında çok arkadaş canlısı bir insandır. - Don't worry. He may look intimidating at first glance, but he's actually a very friendly person.

İlk bakışta bu iki otobüs birbirine benziyor. - The two buses resemble each other at first glance.

at first sight
görür görmez
at first sight
ilk görüşte

Tom Mary ile bir partide tanıştı, ve o ilk görüşte aşktı. - Tom met Mary at a party, and it was love at first sight.

İlk görüşte ona âşık oldu. - He fell in love with her at first sight.

at first glance
İlk bakışta, ilk görüşte
at first sight
İlk görüşte

Love at first sight.

İlk görüşte ona âşık oldu. - He fell in love with her at first sight.

İlk görüşte ona âşık oldun mu? - Did you fall in love with her at first sight?

at the beginning
başında
at first sight
ilk bakışta

Ben onu ilk bakışta tanıdım. - I recognized her at first sight.

Sorun ilk bakışta göründüğü gibi kadar basit değildir. - The problem is not as simple as it might seem at first sight.

at first sight
(deyim) ilk goruste,ilk bakista
الإنجليزية - الإنجليزية
at first

    التركية النطق

    ät fırst

    النطق

    /ˈat ˈfərst/ /ˈæt ˈfɜrst/

    رصف المشتركة

    at first glance, at first sight

    فيديوهات

    ... Oh, the first car goes spinning off. ...
    ... really get at that problem. The first is, this only applies to the 50 or so largest ...
المفضلات