Bu kararı nasıl verdiğini daha sonra açıkladı.
- He explained later how he made this decision.
Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.
- One more person will be joining us later.
Seri katillerin çoğu, çocukluklarında şiddete maruz kalmışlardır, ama çocukluklarında şiddete maruz kalan çok az insan, sonradan seri katil olmuştur.
- Most serial killers have experienced brutal childhoods, but very few people who experienced brutal childhoods later become serial killers.
Genç bir adamken, sonradan ünlü olacağını bilmiyordu.
- As a young man, he did not know that he was to become famous later on.
Bir mıknatıs bir seferde çok sayıda çiviyi toplayabilir ve tutabilir.
- A magnet can pick up and hold many nails at a time.
Tom'un bir seferde sadece bir ziyartçisi olması gerekiyor.
- Tom is only supposed to have one visitor at a time.
Birisi bir seferde birden fazla şey yapamaz.
- One can't do more than one thing at a time.
Hiç kimse bir defada birden daha fazla şey yapamaz.
- No one can do more than one thing at a time.
Beni daha sonra arar mısınız?
- Could you call me later?
Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.
- One more person will be joining us later.
climb stairs two at a time.
He manages to abstain from smoking for weeks at a time, but then gives in and starts again.