الإنجليزية - التركية
تعريف artful; cunning; crafty في الإنجليزية التركية القاموس.
- artificial
- {s} sahte
- artificial
- naylon
- artificial
- (Tıp) artifisiyel
- artificial
- yapmacık
- artificial
- yalancı
- artificial
- {s} yapay
Bizim yapay adamız, henüz çok iyi ormanlık alan değil.
-Our artificial island isn't very well forested yet.
Tom dudaklarını yapay olarak boyayan ve kulak memelerini delen kadınların bulunduğu bir kültürden geliyor.
-Tom comes from a culture where women artificially color their lips and put holes in their earlobes.
- artificial
- {s} suni
Suni deri gerçeğiyle karşılaştırılamaz.
-Artificial leather can't compare with the real thing.
- artificial
- {s} eğreti
- artificial
- suni olarak
- artificial
- zoraki
- artificial
- yalancy
- artificial
- (Tıp) Sun'i, artifisyel
- artificial
- (sıfat) yapay, suni, takma, eğreti, yapma, sahte, yapmacık
- artificial
- yapmacıkla
- artificial
- artificial insemination suni ilkahç
- artificial
- {s} yapma
Hobilerimden birisi yapay çiçekler yapmaktır.
-One of my hobbies is making artificial flowers.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف artful; cunning; crafty في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- artificial
artful; cunning; crafty
الواصلة
artful; cunning; craf·tyالنطق
Resimler
السابق
المفضلات