Birkaç dakika erken varmak her zaman iyi bir fikir.
- It's always a good idea to arrive a few minutes early.
O, zamanında varmak için koştu.
- He ran, so as to arrive on time.
Kışın gelmesiyle birlikte ağaçlardaki yapraklar düşer.
- With the arrival of winter, the leaves on the trees fall down.
Kaza ben gelmeden önce oldu.
- The accident happened previous to my arrival.
Ken trenin gelişini bekliyor.
- Ken is waiting for the arrival of the train.
Keiko onun güvenli bir şekilde gelişini ona bildirdi.
- Keiko informed him of her safe arrival.
İtfaiyeciler umutsuzca olay yerine ulaşmak için çalışıyorlar. Umarız çok geç olmadan varırlar!
- Firefighters are trying desperately to reach the scene of the accident. Let's hope they arrive before it's too late!
Ben varışını bekliyorum.
- I await your arrival.
Bizim varışımızdan kısa bir süre sonra ayrıldı.
- He left soon after our arrival.
O, ben varmadan önce oldu.
- It happened prior to my arrival.
İşyerine ter içinde gelmek istemiyorum.
- I don't want to arrive all sweaty at work.
Ben gelmek istiyorum.
- I would like to arrive.
Tom ve Mary yeni gelenler arasındaydı.
- Tom and Mary were among the new arrivals.
Dün Tokyo'ya ulaştım.
- Yesterday I arrived in Tokyo.
Truman, Beyaz Saray'a dakikalar içinde ulaştı.
- Truman arrived at the White House within minutes.
He died before I arrived.
- He died previous to my arrival.