Bazı beklenmedik zorluklar ortaya çıktı.
- Some unexpected difficulties have arisen.
Problem sadece benim talimatlarımı izlememenizden ortaya çıktı.
- The problem has arisen simply because you didn't follow my instructions.
Rüşvet güç örgütleri ile birlikte ortaya çıkan bir şeydir.
- Bribes are something that arises in conjunction with power organizations.
Bu yanlış anlama nasıl ortaya çıktı?
- How did this misunderstanding ever arise?
... have all arisen. ...
... Mountain ranges like the Himalayas have arisen. ...