Bütün ülkelerin sınırları dahilinde her insan gurubuyla ilgili tarihi eserleri korumak ve bunları gelecek nesillere aktarmak için bir sorumluluğu vardır.
- All countries have a responsibility to preserve the ancestral relics of every people group within their borders, and to pass these on to the coming generations.
Biz Afganistan'da petrol için savaşmıyoruz fakat demokrasiyi korumak için savaşıyoruz.
- We're not fighting a war in Afghanistan for oil but to preserve democracy.
İyi geleneklerin korunması gerekir.
- Good traditions should be preserved.
Onlar binayı korudular.
- They have preserved the building.