araya vermek

listen to the pronunciation of araya vermek
التركية - الإنجليزية
to waste
ara ver
interrupt

He interrupted his work to answer the phone. - Telefona cevap vermek için işine ara verdi.

I didn't want to interrupt the discussion. - Görüşmeye ara vermek istemedim.

ara ver
intermit
ara ver
take a break

I don't have time to take a break. - Ara verecek vaktim yok.

I want you to take a break. - Ara vermeni istiyorum.

araya vermek
المفضلات