The customs officials searched the whole ship.
- Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
The police searched the house and seized 2 kilograms of heroin.
- Polis evi araştırdı ve iki kilo eroin ele geçirdi.
The boy succeeded in his quest, guided by the spirit of a squirrel.
- Bir sincap ruhu tarafından yönlendirilen çocuk araştırmasında başarılı olmuştu.
They explored the desert in quest of buried treasure.
- Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.
They are going to investigate the affair.
- Onlar olayı araştıracak.
A committee has been set up to investigate the problem.
- Sorunu araştırmak için bir komite kuruldu.
The chief engineer did research hand in hand with his assistant.
- Başmühendis, asistanı ile el ele araştırma yaptı.
We have little money available for the research.
- Araştırma için mevcut az paramız var.
He says he will inquire into the matter.
- Konuyu araştıracağını söylüyor.
Private detectives were hired to look into the strange case.
- Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.
I will look into the matter.
- Konuyu araştıracağız.
The explorers began to suffer from a severe lack of food.
- Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.
In 1497, John Cabot explored Canada.
- 1497 de, John Cabot Kanada'yı araştırdı.