The boy succeeded in his quest, guided by the spirit of a squirrel.
- Bir sincap ruhu tarafından yönlendirilen çocuk araştırmasında başarılı olmuştu.
He went on a quest to find the point where the sky touches the Earth.
- O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.
They are going to investigate the affair.
- Onlar olayı araştıracak.
It's my business to investigate such things.
- Bu tür şeyleri araştırmak benim işim.
The teacher gave him a failing grade for basing his report on discredited research.
- Öğretmen onun itibarsız araştırmasıyla ilgili raporuna dayandırarak ona başarısız notu verdi.
The research institute was established in the late 1960s.
- Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
He says he will inquire into the matter.
- Konuyu araştıracağını söylüyor.
Tom began to look into the problem as soon as Mary brought it to his attention.
- Tom, Mary onun dikkatini çeker çekmez sorunu araştırmaya başladı.
I will look into the matter.
- Konuyu araştıracağız.
The hunter explored the appearance of the sky.
- Avcı gökyüzünün görünümünü araştırdı.
The explorers began to suffer from a severe lack of food.
- Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.