Annem mutfakta bir önlük giyiyor.
- Mother is in the kitchen wearing an apron.
Mary beline bir önlük bağladı ve daha sonra hindiyi fırından çıkardı.
- Mary tied an apron around her waist and then took the turkey out of the oven.
The portion of a stage extending towards the audience beyond the proscenium arch in a theatre.