any thing written with pen and ink

listen to the pronunciation of any thing written with pen and ink
الإنجليزية - التركية

تعريف any thing written with pen and ink في الإنجليزية التركية القاموس.

writing
yazım

Benim yazım, konuşmamdan daha iyidir. - My writing is better than my speaking.

Tom yaratıcı yazım dersi aldı. - Tom took a creative writing class.

writing
yazı

Gerçekten bu anlaşmayı yazılı olarak kayıt altına almanız gerekir. - You really should get this agreement down in writing.

Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir. - Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.

writing
hat

Ona yazdığımı hatırlıyorum. - I remember writing to her.

O, çok dikkatli yazmasına rağmen, yazma ödevinde çok sayıda hataları vardı. - Although he was writing carefully, he had many mistakes in his writing task.

writing
(Bilgisayar) yazıyor

Taro, dönem ödevi yazıyor. - Taro is writing a term paper.

O şimdi bir mektup yazıyor. - She is writing a letter now.

writing
yazarak

Elle mektuplar yazarak çok zaman harcıyoruz. - We're eating up a lot of time writing letters by hand.

Tom günün çoğunu yerel bir dergi için bir makale yazarak geçirdi. - Tom spent the better part of the day writing an article for a local magazine.

writing
yazılı eser

Eşcinsellikle ilgili birçok yazılı eser vardı. - There were a lot of writings about homosexuality.

writing
(Bilgisayar) yazılıyor
writing
{f} yaz

Okumayı yazmaya tercih ederim. - I prefer reading to writing.

Tek yazılması gereken iki kelimeyi, iki ayrı kelime olarak yazmak Norveç'te büyük bir problemdir. - Writing two separate words when it should be written as one is a big problem in Norway.

writing
yazarlık

Tom son üç yıldır yaratıcı yazarlık eğitimi veriyor. - Tom has been teaching creative writing for the past three years.

writing
telif
writing
sumen
writing
the writing on the wall tehlike belirtisi
writing
{i} kitap

O da bir kitap yazıyor. - She's also writing a book.

O şimdi bir kitap yazıyor. - He's writing a book now.

writing
eser

Eşcinsellikle ilgili birçok yazılı eser vardı. - There were a lot of writings about homosexuality.

writing
tahrir
writing
Yazılan
writing
writing pad bloknot
writing
{i} yazı yazma

Yazı yazmaktan usandım. - I'm tired of writing.

Fotoğrafçılık ışık ile yazı yazmaktır. - Photography is writing with light.

الإنجليزية - الإنجليزية
{n} writing
any thing written with pen and ink

    الواصلة

    a·ny thing writ·ten with pen and ink

    التركية النطق

    eni thîng rîtın wîdh pen ınd îngk

    النطق

    /ˈenē ˈᴛʜəɴɢ ˈrətən wəᴛʜ ˈpen ənd ˈəɴɢk/ /ˈɛniː ˈθɪŋ ˈrɪtən wɪð ˈpɛn ənd ˈɪŋk/
المفضلات