Yurtdışına giden öğrencilerin sayısı artmaktadır.
- The number of students going abroad is on the increase.
Dünyada mülteci sayısı giderek artmaktadır.
- The number of refugees in the world increases steadily.
Kelime haznemi artırmak istiyorum.
- I want to increase my vocabulary.
Bu, pazar payımızı artırmak için büyük bir fırsat.
- This is a great opportunity to increase our market share.
Yıldan yıla üretim artmaya devam etti.
- Year after year, production continued to increase.
Trafik kazalarının sayısı artmaktadır.
- There has been an increase in the number of traffic accidents.
İşsizlikteki bu artış, durgunluğun bir sonucudur.
- This increase in unemployment is a consequence of the recession.
Nüfusta sürekli bir artış vardı.
- There was a steady increase in population.
Bu, ailenin gelirini artırdı.
- This has increased family income.
O, maaşının artırılmasını talep etti.
- He demanded that his salary be increased.