الإنجليزية - التركية
تعريف an opening (in a wall or ship or armored vehicle) for firing through في الإنجليزية التركية القاموس.
- port
- liman
Bana limana giden yolu gösterir misiniz?
-Could you show me the way to the port?
Şu gemi bu limandan yurt dışına gider.
-That ship goes abroad from this port.
- port
- {i} iskele tarafı
- port
- {i} duruş
- port
- i., den
- port
- (Tekstil) açıklık ( aralık-ara )
- port
- {i} lomboz
- port
- (Bilgisayar) bağlantı noktası
- port
- hal
Kütüphanenin bu bölümü halka açık değil.
-This portion of the library is off-limits to the public.
Onların gemisi hâlâ limanda.
-Their ship is still in port.
- port
- {i} geminin sol tarafı
- port
- (Denizcilik) İskele, geminin sol tarafı
- port
- {i} tavır
- embrasure
- {i} mazgal
- embrasure
- mazgallarla donatmak
- embrasure
- {i} mazgal şeklinde pencere boşluğu
- embrasure
- mazgal şev
- embrasure
- (Askeri) MAZGAL: Ateş ve gözetleme maksadıyla bir duvar veya ön siperde açılan delik veya yarık. Mazgallar, genel olarak, silahın daha büyük bir kavis üzerinde hareket edebilmesi için, dış tarafa doğru geniş olarak açılır
- embrasure
- bir kapı veya pencerenin meyilli pervazı
- embrasure
- mazgal şevi
- port
- liman,port
المصطلحات ذات الصلة
an opening (in a wall or ship or armored vehicle) for firing through
الواصلة
an o·pen·ing (in a wall or ship or ar·mored vehicle) for fir·ing throughالنطق
Resimler
المفضلات