an honest observation

listen to the pronunciation of an honest observation
الإنجليزية - التركية

تعريف an honest observation في الإنجليزية التركية القاموس.

fact
{i} hakikat
fact
{i} unsur
fact
factfinding delil toplayan accessory after the fact cürüm işlendikten sonra suç ortağı olan kimse
fact
in fact gerçekten
fact
gösterilen husus veya keyfiyet
fact
filvaki
fact
hakikaten
fact
hadise
fact
olgusal gerçek
fact
çarpınım
fact
gerçek olay
fact
olmuş şey
fact
doğru bilgi
fact
gerçek

Gerçekleri abartmayalım. - Let's not exaggerate the facts.

Bu gerçek unutulmamalı. - This fact must not be forgotten.

fact
olay

Olay onun dürüstlüğünü kanıtlıyor. - The fact proves his honesty.

Olay hakkındaki tüm gerçekler bilinene kadar bekleyin. - Wait until all the facts in the case are known.

fact
olgu

Bir kaynak olmadan olgusal ifadeler üretmeyin. - Don't make factual statements without a source.

O kitap, olgusal hatalarla doludur. - That book is full of factual errors.

fact
bilgi

Mary bilgisayarında çalışıyor gibi davrandı ama aslında o, konuşmaya kulak misafiriydi. - Mary pretended to be working on her computer, but in fact she was eavesdropping on the conversation.

Başka insanları ikna etmek için gerekli olan bilgileri yazın. - Write down the facts needed to convince other people.

fact
(isim) gerçek, hakikat, olgu, unsur, durum, olay, eylem
fact
(Avrupa Birliği) fiil, vaka, olay
الإنجليزية - الإنجليزية
fact
an honest observation

    الواصلة

    an hon·est ob·ser·va·tion

    التركية النطق

    ın änıst äbzırveyşın

    النطق

    /ən ˈänəst ˌäbzərˈvāsʜən/ /ən ˈɑːnəst ˌɑːbzɜrˈveɪʃən/
المفضلات