an effective, clever or quick way of doing something

listen to the pronunciation of an effective, clever or quick way of doing something
الإنجليزية - التركية

تعريف an effective, clever or quick way of doing something في الإنجليزية التركية القاموس.

trick
{i} numara

Siz yaşlı bir köpeğe yeni numaralar öğretemezsiniz. - You can't teach an old dog new tricks.

Çocuk bir sürü sihirli numaralar biliyor. - The boy knows many magic tricks.

trick
{i} güzel kadın
trick
(fiil) kandırmak, oyun etmek, oyuna getirmek, aldatmak, faka bastırmak
trick
katakulli
trick
fırıldak
trick
kazık
trick
birine oyun oynamak
trick
şeytanlık
trick
al
trick
oyun

Mike erkek kardeşine kötü bir oyun oynadı. - Mike played a bad trick on his brother.

Bana oyun oynamaya çalışmanızın faydası yok. - It is no use trying to play a trick on me.

trick
hüner

Yaşlı bir köpeğe yeni hünerler öğretmek zor. - It's hard to teach an old dog new tricks.

trick
ustalık
trick
muzip

Kardeşine muziplik yapmayı bırak. - Stop playing tricks on your brother.

trick
el çabukluğu
trick
üçkâğıda getirmek
trick
incelik
trick
{i} 1. hile, oyun, dolap, numara: She uses tears as a trick to gain sympathy. Kendini acındırmak için ağlama numarası yapıyor. play a trick on
trick
{i} çalım
trick
{i} üçkâğıtçılık
الإنجليزية - الإنجليزية
trick

Tricks of the trade. What's the trick of getting this chair to fold up?.

an effective, clever or quick way of doing something
المفضلات