Çok az bir gayretle kitabı yazdı.
- She wrote the book with very little effort.
Her sabah erken kalkmaya gayret edeceğim.
- I'll make an effort to get up early every morning.
Çabalar her zaman faydalı olmaz.
- Efforts do not always pay off.
Çabalarının başarıyla sonuçlanacağından eminim.
- I'm sure your efforts will result in success.
Çalışma çok fazla enerji alır fakat bu çabaya değer.
- Study takes a lot of energy, but it is worth the effort.
Ortak çalışmaya dayalı bir çabaydı.
- It was a collaborative effort.
Hiçbir şey çaba harcamadan ölümlülere verilmez.
- Nothing is given to mortals without effort.
Tom özür dilemek için hiçbir çaba harcamadı.
- Tom made no effort to apologize.
Böyle zor zamanlarda girişimin hiçbir sıradan derecesi şirketi tehlikeden uzak tutmayacaktır.
- In difficult times like these, no ordinary degree of effort will get our company out of danger.