an arbitrator, one who decides disputes

listen to the pronunciation of an arbitrator, one who decides disputes
الإنجليزية - التركية

تعريف an arbitrator, one who decides disputes في الإنجليزية التركية القاموس.

umpire
(Spor) yardımcı hakem
umpire
(Ticaret) tahkimde üçüncü hakem
umpire
hakem

Hakem, tenis kortunun yan tarafında yüksek bir sandalyede oturuyor. - The umpire sits in a high chair at the side of the court.

Hakem onun atıldığını söyledi. - The umpire said that he was out.

umpire
{f} hakemlik yapmak
umpire
{i} yargıcı
umpire
(fiil) hakemlik etmek
umpire
hakemlik yap

Oyuna hakemlik yapmam rica edildi. - I was asked to umpire the game.

umpire
{f} hakemlik etmek
umpire
(Askeri) HAKEM: Kara, hava veya eğitim manevralarını, belirli kaidelere göre müşahede ve takip ederek hükümler veren ve bu hükümlere göre birliklerin sevk ve idaresini yönelten ve harekatı kıymetlendiren subay
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} umpire