الإنجليزية - التركية
تعريف an analytic or interpretive literary composition في الإنجليزية التركية القاموس.
- essay
- rapor
- essay
- makale
Bu benim kendi makalem.
-This essay is my own.
Tom makalesini tekrar yazmak zorundaydı.
-Tom had to rewrite his essay.
- essay
- yazı
Yazıyı bitirmek 2 saatimi aldı.
-It took me 2 hours to finish the essay.
Madam Rodriguez deneme yazımı görmek istemedi mi?
-Didn't madam Rodriguez want to see my essay?
- essay
- yapmaya kalkışma
- essay
- yapmaya kalkışmak
- essay
- {i} deneme
Ben bir deneme üzerinde çalışmak zorunda kaldım.
-I had to work on an essay.
Tom Mary'ye denemesini düzelttirdi.
-Tom had Mary correct his essay.
- essay
- Kompozisyon
Bir kompozisyon yazabilir misin?.
Dersten sonra takılırsanız kompozisyonunuzda size yardımcı olabilirim.
-If you stick around after class, I can help you with your essay.
O bize tatil sırasında yazmamız için bir kompozisyon verdi.
-He gave us an essay to write during the vacation.
- essay
- numune
- essay
- teşebbüs
- essay
- {f} kalkışmak
- essay
- müsvedde essayist deneme yazarı
- essay
- {f} denemek
- essay
- {i} deneme (bir düzyazı türü)
- essay
- teşebbüs etmek
- essay
- tecrübe
- essay
- (isim) deneme, girişim
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف an analytic or interpretive literary composition في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- essay
an analytic or interpretive literary composition
الواصلة
an an·a·lyt·ic or in·ter·pre·tive lit·e·ra·ry com·po·si·tionالتركية النطق
ın änılîtîk ır întırprıtîv lîtıreri kämpızîşınالنطق
/ən ˌanəˈlətək ər ənˈtərprətəv ˈlətərˌerē ˌkämpəˈzəsʜən/ /ən ˌænəˈlɪtɪk ɜr ɪnˈtɜrprətɪv ˈlɪtɜrˌɛriː ˌkɑːmpəˈzɪʃən/
Resimler
المفضلات